Yağmur
1 sayfadaki 1 sayfası
Yağmur
Sevmeler
zor ve anlamsız...Kolay olması gereken,en basitinden yaşanması
gerekenler hep zor.Yalanların ve oyunların gölgesinde kalmışlar.Özü
sözü bir olanlar çok az.Parmakla gösterilecek kadar az kalmışlar.Şu
insanlar ne kadar acımasız dememek işten bile değil.Sevenler karşılık
bekliyor Yılmaz Erdoğan'ın dediği gibi ben seni seviyorum ama bakalım
sen beni ne kadar seviyorsun diyorlar.Bu dünyada her şeyin karşılığı
var hesabı...Oysa sen seviyorsan,seviyorsundur.Biter,gider...Çok
sevdiğin çikolata seni çok mu seviyor...Veya çok sevdiğin
tişörtün...Para verip almışsın,senin olmuş.Sevgi verip aldığın olmadı
mı?Tertemiz,içten bir sevgiye karşılık hep vardır.Ama "benim seni
sevdiğim kadar sevmiyorsun" gibi bir kıyaslama omamalı.Hissettiğin
kadar sevilirsin çünkü.Sevildiğini hissediyorsan,gerek yok başka hiç
bir şeye...Kanıt göstermesini istemeye de hakkın yok...Kolaysa sen
kanıtla,şu kadar seviyorum diye...O bahsettiğin çok önemsiz olabilir
onun için ama senin için çok önemlidir.Yani görecelidir sevgi...En
önmelisi ve tek gerçek de hissetmektir...
Zordu sevgi bana göre.Değişmedi hala ama kolay olmalı...Yoruldum hep
bir şeyleri kanıtlamaktan,anlatmaktan...Sevmekten bile bıktım bu
yüzden...Çok yorucu oluyor sevgiler bu zamanda...İnsanlar yalana o
kadar alışmışlar ki,seviyorum diyene inanmıyorlar...Daha fazla kanıt
istiyorlar.Oysa en büyük kanıt,söyleyebilmektir sevgiyi...İnsanlar daha
bir çok çirkinlikle ucuzlattıkları için sevgiyi,bir çok değerle yeniden
kıymetli yapmak istiyorlar.Bende sevgi değerinden hiç bir şey
kaybetmedi halbuki...O yüzden seviyorum demek ve denmesi,hala dünyalara
bedel bir sevgi kanıtı.Olması gereken de bu aslında...Sevmek ve
seviyorum diyebilmek tüm değerleriyle,dünyalara bedel olmalı.
Güvenmeli insan koşulsuz...Yine kirletildiği için güven de çok değerli
dünyada.Koşulsuz güven kalmamış...Hep "güvenin,çünkü..." gibi
tamamlanmayı isteyen cümlelerle kazanılır olmuş güven.Güvendiğin insanı
sever olmuşsun.Eminsin ya doğruluğundan.Ama sahte güven de varmış bir
yanda...Aslında güvenmeden,yüzüne gülmek,inanıyorum demek moda
olmuş,adına da nezaket demişler.Sevdiğin güvendiğin insan bunu
yaptığında da aşağılık,düzenbaz olmuş.
Sevmemişsin bu oyunu.
Yarısında,sonunu kestirip çıkmak istemişsin
Ama tüm kapılar kapanmış...
Salondan çıkamamış kimse.
Görmüşsün sonunu ve ağlamışsın.
Akan yaşlar,sevginin kaybettiği değer kadar çokmuş...
Yağmur eşlik etmiş sana...
"Bak ben daha fazlayım
Daha fazla gördüm senin yaşadıklarından" dercesine...
Yağmur seni daha çok ağlatmış...
Ağlamışsın,yağmurla birlikte...
Güneş açmış ardından ama senin gözlerin kırmızı
Gökyüzünde de gökkuşağı varmış.
Taşımışsın sen ağlamanın izlerini.
Gökyüzü de yağmurun getirdiklerini...
Yine de dinmemişin acın,her yağmur yağdığında ağlamışsın
Her gökkuşağı çıktığında gülümsemişsin.
Ama hep hatırlatmış yağmur sana
Sevginin kaybettiği değerin ne kadar çok olduğunu...
Her yağdığında ve her gökkuşağı çıktığında...
zor ve anlamsız...Kolay olması gereken,en basitinden yaşanması
gerekenler hep zor.Yalanların ve oyunların gölgesinde kalmışlar.Özü
sözü bir olanlar çok az.Parmakla gösterilecek kadar az kalmışlar.Şu
insanlar ne kadar acımasız dememek işten bile değil.Sevenler karşılık
bekliyor Yılmaz Erdoğan'ın dediği gibi ben seni seviyorum ama bakalım
sen beni ne kadar seviyorsun diyorlar.Bu dünyada her şeyin karşılığı
var hesabı...Oysa sen seviyorsan,seviyorsundur.Biter,gider...Çok
sevdiğin çikolata seni çok mu seviyor...Veya çok sevdiğin
tişörtün...Para verip almışsın,senin olmuş.Sevgi verip aldığın olmadı
mı?Tertemiz,içten bir sevgiye karşılık hep vardır.Ama "benim seni
sevdiğim kadar sevmiyorsun" gibi bir kıyaslama omamalı.Hissettiğin
kadar sevilirsin çünkü.Sevildiğini hissediyorsan,gerek yok başka hiç
bir şeye...Kanıt göstermesini istemeye de hakkın yok...Kolaysa sen
kanıtla,şu kadar seviyorum diye...O bahsettiğin çok önemsiz olabilir
onun için ama senin için çok önemlidir.Yani görecelidir sevgi...En
önmelisi ve tek gerçek de hissetmektir...
Zordu sevgi bana göre.Değişmedi hala ama kolay olmalı...Yoruldum hep
bir şeyleri kanıtlamaktan,anlatmaktan...Sevmekten bile bıktım bu
yüzden...Çok yorucu oluyor sevgiler bu zamanda...İnsanlar yalana o
kadar alışmışlar ki,seviyorum diyene inanmıyorlar...Daha fazla kanıt
istiyorlar.Oysa en büyük kanıt,söyleyebilmektir sevgiyi...İnsanlar daha
bir çok çirkinlikle ucuzlattıkları için sevgiyi,bir çok değerle yeniden
kıymetli yapmak istiyorlar.Bende sevgi değerinden hiç bir şey
kaybetmedi halbuki...O yüzden seviyorum demek ve denmesi,hala dünyalara
bedel bir sevgi kanıtı.Olması gereken de bu aslında...Sevmek ve
seviyorum diyebilmek tüm değerleriyle,dünyalara bedel olmalı.
Güvenmeli insan koşulsuz...Yine kirletildiği için güven de çok değerli
dünyada.Koşulsuz güven kalmamış...Hep "güvenin,çünkü..." gibi
tamamlanmayı isteyen cümlelerle kazanılır olmuş güven.Güvendiğin insanı
sever olmuşsun.Eminsin ya doğruluğundan.Ama sahte güven de varmış bir
yanda...Aslında güvenmeden,yüzüne gülmek,inanıyorum demek moda
olmuş,adına da nezaket demişler.Sevdiğin güvendiğin insan bunu
yaptığında da aşağılık,düzenbaz olmuş.
Sevmemişsin bu oyunu.
Yarısında,sonunu kestirip çıkmak istemişsin
Ama tüm kapılar kapanmış...
Salondan çıkamamış kimse.
Görmüşsün sonunu ve ağlamışsın.
Akan yaşlar,sevginin kaybettiği değer kadar çokmuş...
Yağmur eşlik etmiş sana...
"Bak ben daha fazlayım
Daha fazla gördüm senin yaşadıklarından" dercesine...
Yağmur seni daha çok ağlatmış...
Ağlamışsın,yağmurla birlikte...
Güneş açmış ardından ama senin gözlerin kırmızı
Gökyüzünde de gökkuşağı varmış.
Taşımışsın sen ağlamanın izlerini.
Gökyüzü de yağmurun getirdiklerini...
Yine de dinmemişin acın,her yağmur yağdığında ağlamışsın
Her gökkuşağı çıktığında gülümsemişsin.
Ama hep hatırlatmış yağmur sana
Sevginin kaybettiği değerin ne kadar çok olduğunu...
Her yağdığında ve her gökkuşağı çıktığında...
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz